Ağız içinde oluşan diğer bir deyişle “aftöz ülser” olarak bilinen aft, mukozanın üzerinde yer alan kırmızı yaradır. Her 4 kişiden 1’inde görülme riski olan bu ülsere, erkeklere oranla kadınlarda, yaşı ilerlemiş insanlara oranla ergenlik çağına gelmiş gençlerde daha sık rastlanabiliyor. Yaşın artışı ile aft riski azalsa da, aft oluşumu genç yaşlı her yaştan insanda ağız içi ağrıya sebep oluyor. Peki, bu derece sancılı geçen ağız içerisinde oluşan afta ne sebep oluyor?
YANLIŞ BESLENME
Yanlış beslenme alışkanlığı birçok sağlık problemine yol açtığı gibi aft problemine de yol açıyor. Afttan kaçınabilmek için bol tuzlu ve baharatlı besinlerden uzak durulmalı. Sirke, turşu gibi asitli yiyecekler ve kara buğday, arpa, çavdar gibi kuru gıdalar aft oluşumunu hızlandırıyor. Tüm bunlar ile birlikte özellikle genç yaşta insanlarda çikolata, fındık, soya ve elma mukozayı tahriş etmesinden dolayı aft riskini arttırıyor.
AŞIRI STRES VE TRAVMA
Stres ve travma kalıcı vücut hasarlarına sebep olması ile birlikte ciddi sağlık problemlerine davetiye çıkarması ile aftın da sebeplerinden biri haline geliyor. Uzmanlar, aft rahatsızlığından şikâyet eden birçok hastada aşırı stres ve yorgunluk gözlemlendiğini vurguluyor.
AŞIRI DİŞ MACUNU KULLANIMI
Uzmanlar, diş macun kullanımının düzenli miktarda seyretmemesinin aft oluşumunu arttırdığını söylüyor. Diş macunlarının köpük yapıcı maddesinin içerdiği çok sayıda kimyasal yüzünden aft riskinin arttığını belirten uzmanlar, olabildiğince az miktarda kullanım öneriyor.
HASTALIK VE VİTAMİN EKSİKLİĞİ
B12 ve demir gibi vitamin eksiklikleri aft oluşum riskini tetikleyerek Genital ülser, retinit, lokositoz gibi hastalıklar ağız içinde aft oluşumuna neden oluyor.
Aft hastalığı tıbbi bir müdahale uygulanmasa bile 1 hafta-10 günlük bir süreçte iyileşme ile sonuçlanabiliyor. Eğer bu süre zarfında aft oluşumunda herhangi bir gelişme gözlemlenmez ise uzmanlar ağız içini dezenfekte etme amaçlı gargara ve anestezik kremlerin uygulanmasını öneriyor. Sıcak ve asitli içecek ve yiyeceklerden kaçınılması gerektiğini vurgulayan araştırmacılar, iki haftadan uzun süren aft ağrısı için diş hekimlerine başvurulması gerektiğini vurguluyor.